İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Adnan Oktar ve silahlı suç örgütüne yönelik hazırlanan iddianame, dikkat çekici detaylarla dolu hale geliyor. İddianamede, örgüte finans sağlanmasına ilişkin olarak "infak" adı altında faaliyet gösterildiği belirtiliyor. Bin sayfalık iddianamede, şüphelilerin, mağdurların ve etkin pişmanlıktan yararlanmak isteyen örgüt üyelerinin ifadelerine de geniş yer veriliyor.
Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak isteyen Mustafa Arular'ın 1 Mayıs 2019'da verdiği ifadede, örgüt lideri Adnan Oktar'ın, örgüte kadın üye kazandırabilecek yakışıklı örgüt üyeleriyle alışverişe gittiği iddia ediliyor. Bu ifadeler, örgütün faaliyetleri ve liderinin yöntemleri hakkında çarpıcı detaylar sunuyor.
İddianamede ayrıca, örgüt üyelerinin suç örgütüne katılım süreçleri, örgüt içi hiyerarşi ve iletişim mekanizmaları da detaylı bir şekilde ele alınıyor. Suç örgütünün nasıl finanse edildiği ve örgüt liderinin nasıl hareket ettiği konuları da iddianamenin önemli noktaları arasında yer alıyor.
Bu iddianame, Adnan Oktar ve suç örgütüne ilişkin kamuoyunda büyük yankı uyandıracak gibi görünüyor. Örgütün faaliyetleri ve liderinin yöntemleri hakkında ortaya konan iddialar, olayın boyutunu gözler önüne seriyor.
Kağıt üzerinde evlilikler
Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak isteyen Altuğ Revnak Eti, 3 Ocak 2019'da verdiği ifadesinde, örgütte yapılan evliliklerin 1992'den sonra kâğıt üzerinde olduğunu iddia etti. Eti, ifadesinde, bu evliliklerin toplum nezdinde normal bir aile imajı oluşturmak, yeni katılanları korkutmamak ve ürkütmemek amacıyla yapıldığını belirtti.
"Kim olduğuna bakmadan vurun"
Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak isteyen Emre Kutlu, 16 Ekim 2018'de verdiği ifadesinde, Adnan Oktar'ın koruma ekibine özel silah dersleri aldırdığını iddia etti. Kutlu, ifadesinde, silahlı korumaların organizasyonunu Tarkan Yavaş'ın yaptığını ve diğer silahlı kişilerin ise poligona gittiğini belirtti. Adnan Oktar'ın bu gruba sürekli olarak riskli durumlarda veya kendilerine karşı bir tehdit olursa kim olduğuna bakmadan ateş etmelerini söylediğini iddia etti. Kutlu'ya ise silah teklif edilmediğini çünkü Adnan Oktar'ın sadece güvendiği kişilere silah aldırdığını ifade etti. Ayrıca, koruma ekibinin Adnan Oktar'ın her dışarı çıktığında yayında ve alışverişlerde dahil olmak üzere koruma görevi yaptığını belirtti.