Gündem

Reel Kesimin Net Döviz Açığında Artış

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın verilerine göre, haziran ayında finansal kesim dışındaki firmaların net döviz açığı önemli bir artış gösterdi.

Abone Ol

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın verilerine göre, haziran ayında finansal kesim dışındaki firmaların net döviz açığı önemli bir artış gösterdi. Net döviz açığı, bir önceki aya kıyasla 3,71 milyar dolar artarak 118,89 milyar dolara yükseldi. Bu artış, döviz varlıklarının azalması ve yükümlülüklerin değişkenliğiyle ilişkilendiriliyor.

Net Döviz Açığındaki Artışın Sebepleri Nelerdir? Haziran ayında finansal kesim dışındaki firmaların döviz varlıkları 4 milyar 147 milyon dolar azalırken, yükümlülükleri ise 429 milyon dolar azaldı. Bu durum, net döviz pozisyonu açığının 3 milyar 718 milyon dolar artmasına neden oldu. Varlıkların dağılımında, yurt içi bankalardaki mevduat, ihracat alacakları ve menkul kıymetlerde sırasıyla 3 milyar 29 milyon dolar, 1 milyar 347 milyon dolar ve 140 milyon dolarlık bir azalma görüldü. Ancak, yurt dışına yapılan doğrudan sermaye yatırımları 369 milyon dolar arttı.

Yükümlülüklerdeki Değişiklikler Ne Anlama Geliyor? Haziran ayında ithalat borçları ve yurt dışından sağlanan nakdi krediler sırasıyla 1 milyar 86 milyon dolar ve 530 milyon dolar azaldı. Öte yandan, yurt içinden sağlanan nakdi krediler 1 milyar 187 milyon dolar artış gösterdi. Kredilerin vade yapısına bakıldığında, kısa vadeli krediler yurt içinden 1 milyar 197 milyon dolar artarken, uzun vadeli kredilerde 10 milyon dolar azalma görüldü. Yurt dışından sağlanan kısa vadeli krediler ise 3 milyar 116 milyon dolar azaldı, uzun vadeli krediler ise 1 milyar 500 milyon dolar arttı.

Kısa Vadeli Döviz Pozisyonları Nasıl Etkilendi? Haziran ayında kısa vadeli varlıklar 134 milyar 857 milyon dolar, kısa vadeli yükümlülükler ise 100 milyar 73 milyon dolar olarak gerçekleşti. Bu dönemde kısa vadeli net döviz pozisyonu fazlası 34 milyar 785 milyon dolara indi ve Mayıs 2024 dönemine göre 2 milyar 597 milyon dolar azaldı. Kısa vadeli yükümlülüklerin toplam yükümlülükler içindeki payı yüzde 36 olarak belirlendi.