Vaatlerin çoğu koltuğa oturana kadar değil mi zaten; e o zaman çay kahve ısmarlayın da içelim .<br /> Hep vaat ,hep vaat.<br /> Mitinglerde çocukluk, hastahane, askerlik vb. anılarınızı anlatıp başka yerden yakalayın bizi.<br /> Şirinlik yapın.<br /> Belki benim gibi ülkeyi yönetmenizi umursamayan(?) büyük bir kitle vardır.<br /> Belki benim gibi , güleryüzlü sempatik bir yönetici görmek isteyen milyonlar vardır.<br /> Herkes daha çok para, daha çok imkan, istihdam , EYT, bekliyor gibi bir genelleme üzerinden vaatlerinizi organize etmeyin.<br /> Belki istediğimiz sadece samimiyet, dürüstlüktür.<br /> ….<br /> Madam Hayganuş'un kocası Agop ölmüş.<br /> Hayganuş çok üzgün. Sevgili kocasının mezarının başında oturmuş ağıt yakıyor.<br /> Komşuları, arkadaşları da elleri önlerinde bu dramatik anı saygı içinde sessizce izliyorlar.<br /> Hayganuş'un kocası Agop'a yaktığı ağıt herkesin gözlerini yaşartıyor:<br /> ‘‘Ah Agop efendi ah... Sen ne güzel, ne alim adam idin...<br /> Fransızca bilir idin...<br /> İngilizce'yi, Alamanca'yı fevkalade konuşur idin...<br /> Sen edebiyattan, fizikten, kimyadan, riyaziyeden çok iyi anlar idin...<br /> Şiir bilem yazar idin...''<br /> İzleyenler suskunluk içinde bekliyorlar, ama ölçüyü kaçıran Hayganuş'un Agop'a sıraladığı övgüler bir türlü bitmek bilmiyor.<br /> Artık biri dayanamıyor ve patlıyor:<br /> ‘‘Yahu Madam Hayganuş, amma da büyüttün ha!.. Agop'u hepimiz tanır idik. Rahmetli hiç de dediğin gibi bir adam değil idi.<br /> Mesela, Fransızca filan bilmez idi. Şiir de yazmaz idi. Az biraz okuması, yazması var idi. Hepisi o kadar...''<br /> Madam Hayganuş, komşusunun bu sözlerini duyunca hemen ağlamasını kesmiş ve başını kaldırarak gururlu bir sesle şöyle yanıt vermiş:<br /> ‘‘Olsun... Heves eder idi.''<br /> <br /> Selametle…