MHP lideri Devlet Bahçeli, 1 Ekim’de DEM Grup Başkanvekili Sezai Temelli ile el sıkışarak önemli bir mesaj verdi. AK Parti Genel Başkanvekili Efkan Ala, bu durumu yakından takip etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 9 Ekim’de gerçekleştirilecek olan PKK lideri Abdullah Öcalan’ın Suriye’den çıkarılmasının yıldönümü ve yasaklı "Öcalan’a Özgürlük" mitingi öncesinde Bahçeli'nin el sıkışmasının kendi adına da olduğunu belirtti.
Erdoğan, AK Parti Grubu’na hitap ederken, Kobani ve 6-8 Ekim olaylarının onuncu yılını anarak Bahçeli’nin Meclis’teki el sıkışma eylemini gündeme getirdi. Bahçeli, bu hareketle yalnızca MHP’nin değil, Cumhur İttifakı’nın da elini uzattığını vurguladı. Erdoğan, "Bu el, 85 milyonun kardeşliği adına çok kıymetli" diyerek, Bahçeli’nin elini uzattığı bu bağlamda DEM Parti’yi hedef aldı.
Tarihin Önemi ve Zamanlama
Erdoğan’ın konuşmasının tarihi de manidar. 9 Ekim, 1998'de Öcalan’ın Suriye’den sınır dışı edilmesinin yıldönümüdür. Bu tarih, PKK’nın Avrupa’da düzenlediği "Öcalan’a Özgürlük" mitingleriyle de örtüşüyor. DEM Parti, 13 Ekim’de Diyarbakır’da bir miting düzenleyeceğini açıklamıştı ancak Diyarbakır Valiliği mitingi yasaklayarak şehirdeki giriş çıkışları kısıtlama kararı aldı.
Uzun Vadeli Siyasi Hesaplar
Erdoğan, Bahçeli’nin uzattığı elin DEM tarafından değerlendirileceği mesajını verirken, kısa vadede Öcalan konusunu yumuşatmayı, uzun vadede ise Anayasa değişikliğiyle yeni bir siyasi denklemi oluşturmayı hedefliyor olabilir. Bu noktada, üç olası yol öne çıkıyor:
-
Cumhur İttifakı Anayasa Taslağı: AK Parti ve MHP hukukçularının üzerinde çalıştığı yeni Anayasa, Meclis’e getirilebilir. Ancak bu, 360 oya ulaşmak için gereken 30 oyluk bir farkı gerektiriyor.
-
Meclis Üzerinden Değişiklik: TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un belirttiği gibi, en az 400 oyla değişiklik yapmak mümkündür; ancak bu, CHP ile uzlaşmayı gerektirebilir.
-
Cumhur İttifakı + DEM Formülü: Bahçeli’nin desteğiyle DEM ile iş birliği yaparak yeni bir yol açmak mümkün olabilir.
Başkanlık ve Öcalan Müzakereleri
2012-2015 yılları arasında yürütülen "Çözüm Süreci", PKK ve Öcalan ile yapılan dolaylı görüşmelerin çökmesiyle son buldu. Bu süreç, Suriye iç savaşının etkileri ve PKK’nın ABD destekli rolü gibi etmenlerle zora girmişti. Bahçeli’nin iktidar destekçiliğine geçişi ise Erdoğan’a başkanlık sistemini güçlendirme imkanı sundu.