Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sağlık çalışanları ile iftar programında konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına, 'Sizlerin şahsında, tüm sağlık çalışanlarına ülkemize ve milletimize sundukları hizmetler için teşekkür ediyorum.' diyerek başladı.

Türkiye tam önünü görmeye, kendini toparlamaya başlamışken bu sefer 6 Şubat sabahı tarihin en kara günlerinden birisini yaşadığını ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

'Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremler 14 milyon insanımızın yaşadığı 11 ilimizde ciddi yıkıma ve can kaybına yol açtı. Şu anda aramızda işte o can kayıplarını yaşayan kardeşlerimiz var, doktor arkadaşlarımız var, hemşirelerimiz var. Bütün bunlara rağmen onlar durmadan, usanmadan yine bu mücadeleyi devam ettirdiler, devam ettiriyorlar. Eşi ve çocukları ölmüş, bu halde olmalarına rağmen onlar tebabet yemininin gereğini yapmak suretiyle yola yine devam ediyorlar.

Hayatını kaybeden 50 binin üzerindeki kardeşimiz içinde 505 de sağlık personelimiz bulunuyor. Rabbimden hepsine rahmet ve mağfiret niyaz ediyorum. Milletimizin ve sağlık camiamızın bir kez daha başı sağ olsun diyorum. İftar soframızda asrın felaketine bizzat şahitlik etmiş bu kardeşlerime Rabbimden sabırlar niyaz ediyorum. Bir niyazım daha var. Onlar şehadet şerbetini içtiler ve inanıyorum ki sizler de o şehadet makamında olan yakınlarınızla beraber haşrolunacaksınız.'

Ek gösterge düzenlemesiyle farklı hizmet sınıflarında yer alan sağlık personeline 600 puanlık artış sağlandığını bildiren Erdoğan, hastanelerde görev yapan son sınıf öğrencilerine asgari ücret seviyesinde ödeme yaptıklarını anımsattı.

Erdoğan, uzmanlık öğrencilerinin nöbet sayıları ve nöbet ertesi izinleriyle ilgili çalışma şartlarını iyileştirdiklerini bildirdi.

Aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarının da diğer sağlık personeli gibi destek ve teşvik ek ödemesi almasını sağladıklarını anlatan Erdoğan, sözleşmeli personele kadro verdiklerini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

'Gerektiğinde şartları zorlama pahasına sağlık camiamızın beklentilerini karşıladık, sıkıntılarına çözüm ürettik. Bundan sonra da sizlerin yanında olmayı sürdüreceğiz. Önceki hafta bir müjdemizi milletimizle paylaştık. Yeni katılımlarla sağlık ordumuzu daha da güçlendiriyoruz. Türkiye genelinde 42 bin 500 sağlık personeli alıyoruz. Bunlardan 2 bin 832 sürekli işçi ile 9 bin 59 sözleşmeli sağlık personelinin atamasının deprem bölgesindeki illere yapacağız. Felaketin yaralarının en kısa sürede sarılması için gereken her türlü çabayı sergileyeceğiz. Seçim sürecinin çalışmalarımızı sekteye uğratmasına kesinlikle müsaade etmeyeceğiz. Depremzedelerimizin bizden çok büyük beklentileri olduğunu biliyoruz. Yapımına süratle başladığımız on binlerce deprem konutunun umutları yeniden canlandırdığını görüyoruz. Özellikle yıkıntıların hemen yanında yeşeren bu umutları boşa çıkarmayacağız. Aziz milletimizin hem kendi hem de evlatlarının aydınlık geleceği için sandıkta yine en doğru kararı vereceğine inanıyorum.'