Bölgemizde düğünler genelde yazın yapılır.  Geçim kaynağı tarıma dayalı olduğu için bilhassa hasat döneminden sonra, yani çiftçilerimizin ve yöre halkımızın deyimiyle (MEŞGALESİ) bittikten sonra düğünler tercih edilir.

Bu vesileyle hafta sonu bir yakınımızın düğün törenine Kızılkaya'da katılım sağladık. Evlenen tüm çiftlerimize mutluluklar diliyorum.

Düğün töreni Kızılkaya Düğün Salonunda gerçekleşti. Salon bizim zamanımızda çok amaçlı hizmet vermek amacıyla hazırlanmıştı. Bir kısmında yemek veriliyor, diğer kısmında da eğlence yapılıyor. Salon bölgemizin en güzel yerlerinden birisi olarak tasarlandı. Başlangıcı bizim yönetimimiz zamanında tamamlanması da yeni yönetim tarafından oldu. Salonumuz çok kapsamlı olduğu için düğün, mevlid, asker yemekleri ve bazı toplantılara ev sahipliği yapıyor.

Dostlarımızla bu vesileyle hoş sohbet ettik. 

Eski hatıralar gözümüzde canlandı.

Düğünde köyümüzün en yaşlılarından koca çınar Develi Muhtar Mehmet Açan ile görüşünce çok mutlu oldum. 

Nasılsın Muhtarım deyince...

Nasıl olalım 95'e dayandık dedi.

Düğünde yemek ikramından sonra Develi Muhtarım ve arkadaşlarla beraber kapı girişine oturduk. 

Özellikle buraya oturdum...

Oturunca eski İlkokul dönemimi hatırladım. 

İlk okuduğum okul buradaydı...

Ve,

Şu anda tam oturduğumuz yerde hafta başı Pazartesi ve hafta sonu Cuma günü merasim yapıyorduk.

HATIRALAR

1977 veya 1978 yılıydı.

Cuma günü hafta sonu için merasim yapmıştık. Merasim sonunda müdürümüz rahmetli Selahattin Erkan Hocam konuşma yapmıştı. 

Konuşması dün gibi aklımda.

"Çocuklarım, bu hafta sonu köyümüzde iki düğün var. Türk toplumuna ve öğrenciye yakışır şekilde düğünlere katılım sağlayın" diye bizlere öğüt vermiş ve eski Pazaravdan düğünlerinden örnekler anlatmıştı. 

Mekanı cennet olsun. 

Develi Muhtarım'da önceki yıllarda bana eski Pazaravdan'da ki düğünlerden bahsetmişti.

Ne güzel günlermiş...

Eskiden Pazaravdan'da düğünler Perşembe günü başlarmış. Köyün hanımları teyzelerimiz kazanlarla yemek hazırlığı yaparken, köyün gençleri de odun toplamaya gidermiş. 

Herşey ortak çalışmayla imece usulü yani!!!

Dışarıdan gelen misafirler köyün evlerinde ağırlanırmış. 

Düğün bir takım etkinlikler ve eğlencelerden sonra Pazar günü Gelin alma töreniyle son bulurmuş.

Ne kadar güzel...

Geleneklerimizi yaşatmamız, toplumumuzun birbirine kenetlenmesi için gerekli. 

Sevinçler paylaşıldıkça çoğalır...