Bu hafta ne siyaset, ne polemik, ne ekonomi, ne COVİT, ne de Suriyeliler.. Peki, ne üzerine? OKUMA..
Yaşamımızın neredeyse her anını okumayla geçiriyoruz..
Nasıl?
İnternet çağındayız..
3 yaşından 77 yaşına kadar küçük cep dehalarına (akıllı telefon) yüklenen sosyal medya mecralarında okuyup duruyoruz..
Bence 21.yüzyıla damga vurmuş en büyük buluş internettir..
Bundan büyük icat ne olabilir?
Yine bence ‘ışık hızında yer değiştirme’ gerçekleşirse insanoğlunun gelmiş geçmiş en büyük buluşu olur..
Ne demek bu?
Hayal ettiğin yere saniyeler hatta saliseler, hatta milisaniye içinde gitmendir..
2050’ye kadar bu büyük buluş mümkün mü?
Valla bu soruya nereden okuduğuna göre değişiklik gösterir. Mars’a yolculuk bu kadar yakınken ışık hızında yer değiştirme teknolojisi yarım yüzyıla sığar kanaatindeyim..
Ne demek ışık hızında yer değiştirme, hani basitçe?
İnsanoğlunun molekülleri parçalanıp atomlara dönüşmesi ve gittiği yerde tekrar aynı atomlardan moleküllerin oluşması olarak formüle edebilirim..
Okuyorum ama unutuyorum..
Okumak gözle görülmeyen virüs gibidir. Hiç fark etmezsin ama okudukça:
Sözcük zengini olursun,
Bilgi sahibi olursun,
Yazı ve konuşma estetiğin ve inceliğin gelişir,
Beynin sorgulama özelliğini tetikler,
En önemlisi ÖZGÜVEN sağlar..
Okuma ne kadar mühim olduğu ta 1.500 sene öncesinde Hazreti Ali müthiş metaforla söylemiş:
‘Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum..’
Peki, yazılı gazete-kitap okuma ile internet gazete-kitap okuma arasında nüans farkı var mı?
Bilinçli olarak nüans dedim ki arasındaki fark çok mikro, çok minik kalıyor..
Çünkü e-kitap var mı? Var..
E-gazete var mı? Var..
Nüans ise birisini dokunmak, hissetmek, somut olarak görmek olup diğeri ise sanaldır; ne elle dokunabilirsin, ne de saklayabilirsin. İşte fark bu kadar basittir..
İyi de OKUMA üzerine ‘sen ne yapıyorsun?’ diyen soruları duyar gibi oldum..
Ben de her gün bulmaca doldurarak en az 10-15 sözcük avını yaparım, yeni duyduğum sözcükleri keşfeder ve hemen not defterime yazarım..
Okuduğum kitaptan sözcüklerin dans ettiği cümle-cümlecikleri mutlaka bir kenara yazılı iliştiririm..
Bir hafta sonraki yazımda buluşmak üzere sevgiyle ve sağlıkla kalın!
Sokak Gazetecisi
Ömer ÖZDAMAR