CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, ‘Yasayla türbanı özgür bırakalım’ dedi ve gündem bu tartışmaya odaklandı..

Bir taraf bu öneriden çok memnun kaldı ve üstünde tepindiler..

Diğer taraf ise çok kızgın ve tam sorun bir şekilde çözülmüş ya da kanayan yara kabuk bağlamış iken bu öneri nereden çıktı?..

Peki, ben ne düşünüyorum?

Anayasanın değiştirilemez maddesi olan LAİKLİK ilkesi zaten yeterince erozyona uğramışken; Kılıçdaroğlu muhtemel adaylık öngörüsüyle muhafazakar ve dindar kesime kendince açılım yaptı..

Buna karşın, hadi bakalım, hem seçim, hem de referandum kartı açılınca nasıl bir siyasi tavır alınacak?

‘Hayır’ denirse AÇILIM boşa gidecek; ‘Evet’ denirse LAİKLİK gidecek..

Nasıl yani?

Kıyafet özgürlüğüne tam destek veriyorum ancak devlet idaresinde görevlilerin (hakim-polis-asker) BURKA-ÇARŞAF giymesinin önü açılırsa; CUMHURİYETİN en temel ilkesi LAİKLİK sizlere ömür olur kanaatindeyim..

Son sözüm: Kılıçdaroğlu açılım yerine saçılım yaptı diyebilirim..
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx 

İZMİR HALA ÇOK GÜZEL

Ekim ayı başında İzmir gezim vardı.. 

Ege’ye uzanan yarımadanın neredeyse her yerini gördüm..

Nereler diye sorarsanız:

Sırasıyla Urla-Balıklıova-Gülbahçe-Mordoğan-Karaburun-Ildır-Ilıca Plajı-Alaçatı şeklinde sayabilirim..

İzmir ile sembolleşmiş tarihi KEMERALTI çarşısı; hala ticaretin çok yoğun yaşandığı, insanların daracık sokaklarda dolaştığı ve çınar altlarında çayını-kahvesini yudumladığı mekanların anılarıyla, hiç bitmeyen geçmişe yolculuktur..

Anadolu’da birçok arkeoloji müzesi gördüm ancak İzmir Arkeolojisi Müzesi kadar zengin içerik sergisi görmedim..

Türkiye'nin en eski turizm noktalarından biri olan Efes, 8500 yıllık geçmişiyle her yıl farklı coğrafyalardan 2,5 milyon turiste ev sahipliği yapıyorken Efes Antik Kenti muhteşem kütüphanesi, şahane antik tiyatrosu ve düzgün işleyen altyapısı (su-pazaryeri) görülmeye değerdir..
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx

BUCAK BELEDİYESİ SOKAK HAYVANLARI REHABİLİTE MERKEZİ

Düzgün işleyen çalışmalara hayran kalırım hep..

Geçtiğimiz Eylül-2022 ayında açılan Bucak Belediyesi Sokak Hayvanları Rehabilitasyon Merkezi de tıkır tıkır işliyor..

Nasıl?

Sokak hayvanları alınıyor, kısırlaştırılıyor, küpeleniyor, aşılanıyor ve  sokaklarda yaşamlarını sürdürüyor..

Veteriner Hekim Volkan Toprak, işinin tam ehli olup prosedürü kusursuz işletiyor..

En önemlisi ise hem sokak hayvanlarını, hem de işini çok seviyor..

Farkındaysanız Bucak sokaklarında köpek ve kediler; kızgınlık yaşamadıkları için daha sakin, daha kendi halinde yaşayıp gidiyorlar..

Bize düşen ise sokaklarımıza ve evlerimizin önüne su ile biraz yiyecek bırakarak sokak hayvanlarıyla bu dünyayı müşterek paylaşmanın tadını çıkarmak çok güzel bir duygudur..
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx

YILIN FIKRASI 
  
Osmanlı döneminde yolsuzlukları ile ünlü Karakuşi adında bir kadı varmış.. 
Bir gün Karakuşi Kadı, bir fırının önünden geçerken burnuna güzel bir koku gelmiş..

Vitrinde güveç içinde nar gibi kızarmış sahibini bekleyen nefis bir ördek var.. 
Karakuşi Kadı, fırıncıya ‘’Ben bunu aldım’’ demiş..

Kadıya itiraz edilir mi? 
Fırıncı hemen ördeği paket yapıp vermiş..

Az sonra ördeğin sahibi gelmiş: 
-Hani bizim ördek?

Fırıncı boynunu büküp ‘’Uçtu’’ deyince iş kavgaya dönüşmüş.. 
Kavga sırasında fırıncı, araya giren bir gayrimüslim müşterinin gözünü çıkarınca korkup kaçmaya başlamış.. 
Gayrimüslim de peşinden kovalamış..
Bir duvardan atlarken, bilmeden öteki taraftaki hamile bir kadının üstüne düşmüş..
Kadın, çocuğunu düşürdüğü için, kadının kocası da fırıncının peşine düşmüş..
Can havliyle kaçan fırıncının çarpıp devirdiği Yahudi bir vatandaş da kızıp peşlerine takılmış..
Sonunda duruma müdahale eden zaptiyeler hepsini yakalayarak ‘’Karakuşi Kadının’’ karşısına çıkarmışlar..
Kadı sırayla sormuş ve ilk sözü ördek sahibi almış:
-Bu adam ördeğimi hiç etti ve şikayetçiyim..

Karakuşi Kadı, fırıncıya sormuş: 
-Ne yaptın bu adamın ördeğini?

Fırıncı 'Uçtu' demiş. 
Kadı, kara kaplı defterini açmış:

Ördeğin karşısında tayyar yazılı. Tayyar 'Uçar' anlamına gelir. O halde ördeğin uçması suç değil' diyerek fırıncının beraatına karar vermiş..
Gözü çıkan gayrimüslim vatandaşa sormuş.. 
Onun şikâyetine de kara kaplı defterden bir madde bulmuş: 
'Her kim, gayrimüslimin iki gözünü çıkara, o müslimin tek gözü çıkarıla..'
Davacı 'Ne olacak?' diye sorunca Karakuşi Kadı:
'Şimdi' demiş, 'Fırıncı senin öbür gözünü de çıkaracak, biz de onun tek gözünü çıkaracağız.'

Tabii gayrimüslim şikayetinden hemen vazgeçmiş, fırıncı bu davadan da beraat etmiş..
Çocuğunu kaybeden kadının kocasına da Karakuşi Kadı, 'Tamam' demiş, 'Karını vereceksin, bu adam yerine yeni çocuk koyacak! 
Böyle olunca adam da şikayetini anında geri almış, fırıncı bu davadan da kurtulmuş..
Kadı dönmüş Yahudi'ye: 
'Senin şikâyetin ne Bre?’
Yahudi ellerini açmış, 'Ne diyeyim kadı efendi' demiş, 'Adaletinle bin yaşa sen emi!
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Haftaya ilginç konularda görüşmek üzere sağlıklı ve sevgiyle kalın..

SOKAK GAZETECİSİ
Bucak-BURDUR